El koyma yetkisi

Bir eşya üzerinde kişinin tasarruf yetkisinin rızası dışında elinden alınmasıdır.
El koymaya karar verme yetkisi hakimindir. Ancak gecikmesinde sakınca görülen hallerde Cumhuriyet savcıları ve bunların yardımcısı sıfatı ile emirlerini yerine getiren kolluk memurları el koyma işlemini yapabilirler.
Arama sonucu elde edilen eşyaya el koyma işleminin hukuki olabilmesi için, yirmi dört saat içinde hakim kararı alınmalıdır. Aksi takdirde el koyma ortadan kalkar

Hukukumuzda iki türlü el koyma mevcuttur:

a)- Önleme Amaçlı El koyma,
Henüz suç işlenmeden önce tehlikenin ortadan kaldırılması amacıyla  aramanın şartlarının gerçekleşmesi durumunda, arama neticesi elde edilen eşyaya el konulmasıdır. PVSK m.9’ daki önleme amaçlı aramanın şartları gerçekleşmiş ise, kolluk önleme amaçlı el koyma da yapabilir.

b)- Adli Amaçlı El koyma.
Bir malın geçici olarak Devletçe muhafaza altında tutulması demektir. Suç soruşturması sırasında delil olabilecek eşyaya el konulabileceği gibi, muhakeme sonunda müsadere edilebilecek eşyaya el konulması da kabul edilmiştir.

Bu eşya bir şahsın yanında bulunur ve bu şahıs rızasıyla teslimden kaçınırsa zapt olunabilir” hükmü mevcuttur. Adli el koyma birçok kurallara bağlıdır. Bu kuralların iyi bilinmesi ve uygulamaların bu kurallara göre yapılması gerekir
Arama ve el koymalarda hakim kararı usul haline getirilmelidir. Hakim kararı olmadan yapılan arama ve el koymalar için de derhal hakim kararı alınmalıdır.
Özel güvenlik görevlilerinin görevleri sırasında arama ve el koyma  sayılan durumlar için genel kolluk birimleriyle işbirliği içinde olmaları ve yaptıkları iş ve işlemleri derhal genel kolluk birimlerine bildirmeleri gerekmektedir.
Bu nedenle genel kolluk görevlileri özel güvenlik görevlilerinin görev ve yetkileri konusunda uyarılmalı ve onlara yardımcı olmaları sağlanmalıdır. Çünkü her halükarda görevli ve tam yetkili kolluk, genel kolluktur.
2- TCK’nun183 üncü maddesine göre, “Kanunda yazılı hallerin haricinde bir kimsenin üzerini aramak için emir veren veyahut bizzat arayan memur altı aya kadar hapis olunur.” Hükmü mevcut olup, memurun arama yaparken hukuka uygun hareket edip etmediği ile kendisine arama il ilgili verilen emrin hukuka uygun emir olup olmadığını da değerlendirmesi gerektiğini belirtmiştir.Burada görüldüğü gibi cezai müeyyide getirilmiştir.
3- Anayasa’ nın 40/3 maddesine göre, “Kişinin resmi görevliler tarafından vaki işlemler sonucu uğradığı zarar da, kanuna göre, Devletçe tazmin edilir. Devletin sorumlu olan ilgili görevliye rücu hakkı saklıdır.” Hükmü gereği,kamu ajanının hareketlerinden dolayı kişiye verilen zarardan dolayı ilgili kişinin talebi halinde, Devlet bu zararı tazmin etmekle yükümlüdür.
Bu durumda Devlet ilgili şahsa ödediği bu zararı kendi personelinden talep etmezken, son uygulamalarda insan hakları ihlallerinin önüne geçilmesi için Devlet rücu hakkını kullanmaya başlamıştır.
4- Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 254/2 maddesine göre, “Soruşturma ve kovuşturma organlarının hukuka aykırı şekilde elde ettikleri deliller hükme esas alınamaz.” Hükmüne göre hakim, soruşturmanın son aşamasında delillerin hukuki olup olmadığını değerlendiriyordu. 2001 yılında 4709 sayılı kanun ile Anayasa’ ya 38/6 ncı madde eklenerek, “Kanuna aykırı olarak elde edilmiş bulgular, delil olarak kabul edilemez.” Hükmü getirilerek, kanuna aykırı yapılan bütün iş ve işlemlerin soruşturmanın her aşamasında delil olarak kabul edilemeyeceğini kabul etmiştir. Bu şekilde temel hak ve özgürlüklere müdahale daraltılmış, keyfi muameleler önlenilmiştir. Arama ve el koymada da hukuka aykırılıklar bu şekilde önlenmeye çalışılmıştır.

5- Özel hukuk hükümlerine göre de, kamu personelinin keyfi ve rencide eden, özel hayata müdahale davranışlara karşı ilgili kişinin tazminat davası açma hakkı bulunmaktadır.

Buna da göz atabilirsiniz

Durdurma ve kimlik sormanın amacı

Suç işleme eğiliminde olan kişileri caydırmak Suçları olmadan önlemek Olay sonrası suç failini yakalamak Yasalara …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

EnglishRussianTurkish